Ege Turu ve Diğer Gelişmeler.. Uçmakdere yokuşu..
Efendim selamlar! Herkes iyi mi görüşmeyeli?
Haziran ayında çıkılacak tur öncesinde son ciddi turumuzu yapıyoruz. Bu turda çizilen günlük rotalar, benim sınırlarımın biraz üstünde kalıyor. “Bindik bir alamete, gedeyyoz kıyamete” dedim ve kendimi tura çıkacağım Osman ve Serhat abilerin acımasız kollarına bıraktım. Şefkatli mi diyeceğimi sandınız, bildiğiniz acımasız o kollar! Bazen çok üzüyorlar, çok tehdit ediyorlar beni ? Sonumuz hayrola!
Turun etap olarak en uzun mesafesi, ilk gün yapılacak olan Beylikdüzü – Şarköy etabı ile 170 kilometre. Yol genel olarak düz gidiyor ama 120. kilometrede ulaşacağımız Uçmakdere çıkışı elinde asasıyla, “you shall not pass!” diye bağıran Gandalf gibi dikilecek karşımıza. 20. kilometreden sonra olsa gözümde bu kadar büyümezdi ama 120 kilometre sonra o yokuşu nasıl çıkarım bilmiyorum. O bölümde otobüs, minibüs artık ne varsa durduracağım herhalde sdlkf. Uçmakdere yokuşunun başladığı yerde bir mezarlık olduğunu öğrenince, ne olur ne olmaz diye oradan adıma bir mezar ayırttım. Yarı yolda bayılma ihtimalime karşın Osman abiye, sakat atlara yapılan muamelenin yapılması için kendi el yazımla bir vasiyetname bırakıp, ayırtılan mezarın numarasını da verdim. Oradan geçerken bir su dökerseniz sevinirim (küçük su değil). ?
İşin şakası bir yana (ne şakası olm 170 kilometre diyorum ya?!) Ege sahillerinde alemlere akacağımız (yazar burada “alemler” olarak çadırda sivrisineklerle mücadele etmeyi kast ediyor) güzel bir tur olacak. Şarköy’den sonra Gelibolu üzerinden Ege’nin en güneyine kadar inmeyi planlıyoruz. Turun mesafe olarak daha uzun ya da daha kısa sürmesi tamamen benim performansıma ve Osman ve Serhat abilerin insafına kalmış durumda. Üzerimdeki baskıyı düşün ve Uçmakdere mezarlığından neden yer ayırttığımı anla sevgili okuyucu ?
Evet, puro da var, keyif de mi yapmayah?
Ege sahillerinde sahillere akacağımız (sivrisinek) turun heyecan ve hazırlıkları dışında, genel olarak diğer hazırlıklarımda da sona ulaşmış durumdayım. Pasaportum dün elime ulaştı. Dry Bag dediğimiz, çadır ve mat gibi çantalarda taşıyamayacağımız ürünlerin yağmurdan etkilenmemesi için kullanılan su geçirmez çantalarım geldi. Bunun dışında su geçirmez pantolon ve su geçirmez ayakkabı kılıfının da ekipman listesindeki ilgili satırlarına çentiği attık. Telefonda şarj sorunu yaşamamak adına, şarjı uzun giden bir telefon ve yedek powerbank ekipman listemize dahil edildi. Yakın zamanda ekipman sayfası bu malzemeler de eklenerek güncellenecek.
Daha tura başlamamış olmama rağmen, elle tutulur yazı ve fotoğraflar paylaşamama rağmen takip eden, maddi ve manevi destek olanlar oluyor. Buradan tüm destekleyenlere teşekkür ediyorum. İnanın, ufacık bir pozitif destek bile bana inanılmaz güç veriyor.
Twitter ve Instagram‘dan da turları, yazıları, buraya yazmaya üşendiğim ufak ayrıntıları takip edebilirsiniz.
Hadi görüşürüz!
