kamp

Genel

Korku.

Tura çıkmadan önce başlayan “tek başına korkmayacak mısın?” dalgası, turdayken “tek başına korkmuyor musun?” ve turdan sonra “tek başına korkmadın mı?” olarak evrildi. Türkçe’nin miş’li geçmiş zaman dışındaki tüm zamanlarından duydum bu soruyu. Korkmadım mı? Bazen korktum, bazen korkudan nefes bile alamadım, bazense hiç korkmadım. Ancak temel olarak doğadayken korkmak lazım. Doğa acımasızdır, bir anda kaydırır ayağını yerden, ne olduğunu anlamazsın. Her zaman temkinli olmak lazım ama şunu da unutmamak lazım ki, bir metropolde yürürken ne kadar güvendeyseniz, doğada binlerce kat daha güvendesiniz. Şehirlerde korkmanız lazım aslında. Kaçınız bir şehir merkezinde, evlerinin kilitli kapıları ardında olmadan gönül rahatlığıyla uyuyabilir? devamını oku

Kamp, Kızsal Mazeretler, Rota

Estergon, Budapeşte ve Taliban!

Duşan'la, eşiyle ve üç gün boyunca bana nefes almadan havlayan şerefsiz köpeğiyle vedalaştıktan sonra, -ki gerçekten, köpekle de vedalaştım, o beni sevmese de, böyle konuşsam da köpek hayvanını severim ben-, hızlı bir şekilde ayı görmenin anormal karşılandığı ülkelere doğru gitmek üzere yola çıktım. Hedefim Macaristan'dı. Buda'yla Peşte'ye bakacağıdım, Estergon kalesini yeniden fethedecektim, Tuna nehrinin akıp akmadığı ile ilgili spekülasyonlara son… devamını oku
Doğa, Kamp, Rota

Kutna Hora: Kemikli Kilise

Yağmur gece boyunca yağdı. Güzel yağdı. Gece, ara ara uyanarak ve çadırın sağını solunu kontrol ederek geçti. Yağış varsa kontrol şart. Bazı zamanlar insan böyle tribe giriyor. Sürekli uyanıp kontrol etme ihtiyacı hissediyorsun. Ormanlık bir alanda olduğum için bir yandan da şimşek falan düşer mi diye tırsıyorum tabi. Gerçi gök gürültülü bir yağış olmasa da bi tutam fazla tırsmak kimseye bir şey kaybettirmez değil mi? skjfj

devamını oku

Doğa, Kamp, Kızsal Mazeretler

“Akşam Gelsene, Takılırız”

Efendim selamlar! Kaldığımız yerden devam edelim. Biliyorum, biraz geciktirdim ve bana sövenlerin seslerini buradan beri duyabiliyorum ama idare edin. Leffe yetmezliği yüzünden tıkanma yaşıyorum ? Neyse, kaldığımız yerden diyorduk; Yanımda suyum olsaydı, herhalde bir gün daha kalırdım orada. Manzarası ya da özel bir yanı yoktu ama Almanya’da her zaman denk gelemeyeceğiniz türden bir yalıtılmışlığa sahipti. Geleni geçeni yok, yoldan görülmez, daimi gölgesi… devamını oku
Doğa, Kamp, Kızsal Mazeretler

“Alman Olmak Çok Güzel Lan!”

İstikametim kuzeydi ve gaz ocağı bulacağım diye kaybettiğim zamanları, bomboş bisiklet yollarının bana vermiş olduğu sınırsız hız yetkisiyle, olabildiğince hızlı gidiyordum. İlginç bir şekilde Almanya’da görmeyi hedeflediğim bir yer yoktu. Aslında vardı ama planlar değişince, görmek istediğim yer fazlaca batıda kalmıştı ve ben, bir daha o tarafa gitmek istemedim. Zaten pahalılıktan kaçıyordum, Balkanlara koşuyordum, ucuz yemeklere, ucuz biralara sürüyordum kamyonu,… devamını oku
Doğa, Kamp, Kızsal Mazeretler, Rota

Bisiklet Yolları, Münih, Döner ve Milli Görüş…

Yine sabah olmuş ve kimse tarafından rahatsız edilmemiştim. Avcılar ya da bahçe sahipleri gelmemiş, üzerimden traktör geçmemiş, polis tarafından uyandırılmamıştım. Daha ne kadar güzel bir sabah olabilirdi, insan daha nasıl mutlu uyanabilirdi ki? Yine de işi sağlama almak için erkenden hazırlanıp, orada kalmamışım da, sadece geçerken bir mola vermişim havasına bürünmeyi ihmal etmedim tabi. Gözlerden ırak bir yerde kalamadıysan, altın… devamını oku
Doğa, Ekipman, Kamp, Kızsal Mazeretler, Rota

Bugün de Ölmedim Ana!!!

Rakımın dört haneli rakamların eşiğinde olduğu bir yükseklikte, etrafını uçsuz bucaksız dağların çevirdiği Poschiavo gölünün kenarındaydık. Muazzam bir manzaranın kalbinde yani. Her aldığın nefeste, oksijenden ciğerlerinin acıdığını hissedersin ya bazen, öylesine güzel bir yer. Gözlerimizin doğanın güzelliğinden aldığı doyumu, açtığımız müzik ve ucuz şarapla kulak ve damağımıza da yaymıştık. Koreliyi bilmem ama eğer yağmur başlamasa, sanırım gecenin ilerleyen saatlerine kadar… devamını oku
Ekipman, Kamp, Kızsal Mazeretler

Ege Turu Bölüm 4: “Kamu alanı”

Efendim selamlar! İki gün mat üstünde uyuduktan sonra, sıcak bir duş ve yumuşak bir yatak çok iyi gelmişti ama diz ağrısı varlığını sürdürüyor ve beni germeye devam ediyordu. Sabahları özellikle çok fazla ağrı yaptığından yine çok sıkıntılı uyanmıştım ve kendi içimde yaşadığım monologlarda, bırakıp bırakmamak arasındaki kararı açık oturumda tartışıyordum. Bir yanım devam etmek istiyor ve coşkuyla ayağa fırlıyordu ama… devamını oku
Doğa, Kamp

Ege Turu Bölüm 1: “Teyze nerde ya?”

Efendim selamlar! Fethiye olarak planladığımız tur, benim birazcık sakatlanmam sebebiyle Kuşadası’nda kendini sonlandırdı. Önceki yazıda da belirttiğim gibi, ilk iki güne planlanan mesafeler benim için biraz fazlaydı ve beklediğim gibi üçüncü günden sonra ağrılar artmaya ve yayılmaya başlayınca, turu maalesef sonlandırmak durumunda kaldık. Şimdi evde kendimi toparlamaya çalışıyorum. Turumuz, 7 Mayıs sabahı, saat 04:30 civarında basılan ilk pedal ile başladı.… devamını oku